Öge Eksikliğinden Kaynaklanan Anlatım Bozuklukları
Eksik Öge Nasıl Anlaşılır?
Özne eksikliği
*Özne eksikliği, genellikle birden fazla yargı barındıran cümlelerinde görülür.
*Özne, yargılardan birini karşılarken diğer yargıyı karşılamıyorsa anlatım bozulur.
*Eksik olan sözcük yalın halde (herhangi bir hal eki almayan) olmalıdır.
Tavanın bakırı çıkınca kullanılmaz oldu.
Tavanın bakırı çıkınca, tava kullanılmaz oldu.
Otel inşaatı 2 Ekim'de tamamlanacak ve hizmete açılacak.
Otel inşaatı 2 Ekim'de tamamlanacak ve otel hizmete açılacak.
Bilgi Notu: Gizli özne kullanımı -bazı durumlar hariç- bir özne eksikliği değildir.
Yüklem eksikliği
Sıralı ve bağlı cümlelerde yüklemin ortak kullanılması bazen yapısal bozukluklara neden olur.
Gördüklerinin yarısına, duyduklarının hiçbirine inanma.
Gördüklerinin yarısına inan, duyduklarının hiçbirine inanma.
Sen kendi işine, biz kendi işimize bakalım.
Sen kendi işine bak, biz kendi işimize bakalım.
Ben onu o da beni tanımazdı.
Özne-yüklem uyumsuzluğu
* Tekillik-çoğulluk bakımından
*Özne tekil ise, yüklem de tekil olmalıdır.
(Ancak bazen saygı veya alay amacı ile yüklem çoğul kullanılabilir.)
Sayın Başkan kürsüye teşrif ediyorlar. (doğru)
Küçük Bey hâlâ gelmediler. (doğru)
*Özne "insansa ve de çoğulsa" yüklem tekil veya çoğul olabilir.
Küçük kızlar, bütün meseleyi öğrenmiş.
Küçük kızlar, bütün meseleyi öğrenmişler.
*Özne insan dışı varlıksa yüklem tekil olur.
Çatıdaki kiremitler, büyük bir gürültüyle yere yuvarlandılar. ( Yanlış)
Çatıdaki kiremitler, büyük bir gürültüyle yere yuvarlandı. (Doğru)
Çoğul ekleri sadece isimlere gelirler.
Hayaller insanları fazlasıyla oyalamışlar.
Uyarı: İnsandışı varlıklar kişileştirildiğinde yüklem çoğul olabilir.
Küçük taşlar sevinçle derenin kenarından suya yuvarlandılar.
*Özne belgisiz sıfat, belgisiz zamir ya da sayı sıfatı ise yüklem tekil olur.
Herkes, gecenin karanlığında yolu bile görmeden saatlerce çaresiz, aç ve susuz yürüdüler .
Herkes yürüdüler.
Birkaç kişi, halkın gözünde edindikleri yeri kaybetmek istemiyorlardı.
Birkaç kişi istemiyorlar.
İki kardeş, yolun karşısına büyük bir telaşla ve hiçbir yere bakmadan geçtiler.
İki kardeş geçtiler.
* Kişi bakımından uyum tekillerde
Özne. Yüklem.
Ben ve Sen. Biz
Ben ve O. Biz
Ben, sen ve o. Biz
Sen ve O. Siz
* Kişi bakımından uyum çoğullarda
Özne. Yüklem
Biz ve Siz. Biz
Biz ve Onlar. Biz
Biz, Siz ve Onlar. Biz
Siz ve Onlar. Siz
Ben ve Ali, yarın bu işi okuldan sonra halledeceğim.
Hasan ve sen beni kasabanın dışında bekle.
Sen, Nurdan ve Binnur ile bir şeyler konuşmak için gizlice balkona çıktı.
* Olumluluk-olumsuzluk bakımından
Türkçede bazı belgisiz zamirler ve bazı bağlaçlar sadece olumlu veya sadece olumsuz yüklemle birlikte kullanılır:
herkes, bütün, hem ... hem ..., ne ... ne ... > olumlu
hiçbiri, kimse > olumsuz
Eve ne halası ne de çocukları gitmedi (yanlış)
Eve ne halası ne de çocukları gitti. (doğru)
Herkes canla başla çalışıyor, şikayet etmiyordu. (yanlış)
Herkes canla başla çalışıyor, kimse şikayet etmiyordu. (Doğru.)
Nesne eksikliği
Nesne eksikliği, genellikle iki yüklemli cümlelerde aranır.
Dolaylı tümleç ile başlayan cümlelerde nesne eksikliği ortaya çıkar.
Elbisesine çekidüzen verdi, eliyle iyice düzeltti.
Elbisesine çekidüzen verdi, elbisesine eliyle iyice düzeltti, şekilde bağlanmış.
Elbisesine çekidüzen verdi, elbisesini eliyle iyice düzeltti.
Kızlarına iyi bir birikim kazandırmış, her türlü koşula hazırlamıştır.
Kızlarına iyi bir birikim kazandırmış, kızlarına her türlü koşula hazırlamıştır.
Kızlarına iyi bir birikim kazandırmış, onları her türlü koşula hazırlamıştır.
Sosyal medyada yayınlananlara inanmıyor, okumaktan da geri kalmıyordu.
Babalar çocuklarına hep inanır, kolayca bağışlar.
Dolaylı tümleç eksikliği
Sıralı veya bileşik cümlelerde görülür. Nesne ile başlayan cümlelerde genellikle dolaylı tümleç eksikliği ortaya çıkar.
Yeni çıkan kitapları incelemek ve tezi için yararlanmak istiyordu.
Yeni çıkan kitapları incelemek ve yeni çıkan kitapları tezi için yararlanmak istiyordu. (Şeklinde bağlanmış)
Yeni çıkan kitapları incelemek ve onlardan tezi için yararlanmak istiyordu.
Uyarı: İki yüklemli cümlelerde öge her iki yüklemi de karşılıyordu tekrar kullanmak anlatımı bozar.
Teyzesine sinirlenmişti, ona söyleyecek söz bulamamıştı.
Teyzesine sinirlenmişti, söyleyecek söz bulamamıştı.
Yeşil otları ortakla biçmiş, otları koyunların önüne dökmüş çoban.
(Gereksiz sözcük kullanımı kabul edilir.)
Akşamları kütüphaneye gider, bir saat kitap okurdum.
Eve girerken ve çıkarken dikkat çekmeye özen gösterin.
Edat tümleci eksikliği
*Genellikle iki yüklemli cümlelerde görülür:
*Eksik sözcük edatla birlikte kullanılır.
Yaşlı halasına hemen her gün uğrar, ilgilenirdi.
Yaşlı halasına hemen her gün uğrar, onunla ilgilenirdi.
Bu yaşta güçlüklere nasıl göğüs gerdi, nasıl başa çıktı?
Uyarı: Şıklarda edat tümleçi yoksa zarf tümleci işaretlenir.
Tamlama Yanlışlıkları
Ek-fiil eksikliği
Ek fiil eksikliği genellikle değil olumsuzluk edatının olduğu yerde aranır.
Türkçedeki ek-fiil(ek-eylemler)
"idi", "imiş", "ise"
ve "-im,-sin-dir;-iz,-siniz,-dirler"dir.
Bunların özellikle bağlı ve sıralı cümlelerde kullanılmaması, anlam bozukluğuna neden olabilir.
Getirdiği çorba lezzetli fakat yeterince sıcak değildi.
Getirdiği çorba lezzetli değildi fakat yeterince sıcak değildi, şeklinde bağlanmış.
Getirdiği çorba lezzetliydi fakat yeterince sıcak değildi, şeklinde düzeltilir.
Çocuğun yaşı küçük, boyu da uzun değildi.
Yaşlı kadının bakışları güzel ama dostça değildi.
Fiilimsilerin yanlış kullanılması
Türkçede fiilimsi (eylemsiler) isim-fiil, sıfat-fiil ve zarf-fiildir. Bunların hatalı kullanımı veya gerektiğinde kullanılmaması anlatım bozukluğuna neden olur.
- Doktor hastanın tuzlu yemekler ve alkol almasını yasakladı. (Yemek "alınmadığı" için, "yeme" isim-fiili eklenmelidir.)
- Doktor hastanın tuzlu yemekler yemesini ve alkol almasını yasakladı. (doğru)
Fiil çatısı uyumsuzluklar
Cümledeki fiillerin çoğunlukla etkenlik edilgenlik bakımından uyumsuz olmasından kaynaklanır.